18 Haziran 2013 Salı

Serotonin ve Endorfin Fenerbahçe yolunda [2]


İlki şurada: http://noavas.blogspot.com/2013/02/serotonin-ve-endorfin-fenerbahce-yolunda.html

Bizi üzen çok şey oldu son yıllarda.
Travmatik etkileri olmuştur muhakkak.
Ve çuvaldızı batırdığımızda, çok yanlışlar bulabiliriz mutlaka.

Ama "Başlarken yeni güne, bir umut" olmaz mı hiç bizde?

Geçen sezon iyisiyle kötüsüyle geride kaldı.
Aykut Hoca köşesine dinlenmeye çekildi.
Belli bir kimlik ve iskelet kazanan takımın birkaç rütuşluk işi kaldı.

Şimdi başımıza örülmüş yeni bir UEFA çorabı dışında iyi giderken işler, neden mutlu olamıyoruz yine?
Mutluluğu bıraktım, umut nerede?

Neydi soru(n)lar?

"Transferler kampa yetişmiyor"

Teknik direktörümüz ayrılmasına rağmen, 4. transferimizi yaptık; ki tamamı plan dahilinde. 5. muhtemelen yolda. Yetişiyor mu ne?

"E şimdi de Hocamız yok, transfer yapıyoruz üstüne"

Anlaşılan bir Hoca olduğu ortada. Hakeza beklenilen birşey olduğu da. Ama kampa yetişeceği kesin. Transferler zaten herkesin, hepimizin belirttiği ihtiyaçlar doğrultusunda, Aykut Kocaman'ın raporu/listesi paralelinde yürüyor. Ve şu ana kadar yapılan transferlere itiraz etmek -bence- yersiz. Gelecek Hoca da eminim aynı paralelde, üzerine koyabilecek bir futbol adamı olacak.

"Hala mı Cristian?"

Holmen, Cristian'a benzer pozisyon ve yetenekte ancak sürekliliği/devamlılığı had safhada. Yani Cristian'ın iyi bir gününde oynadığı futbolu sürekli oynuyor. Avrupalı. E Holmen geldiğine göre de, Cristian'a yol görünüyor. Bonsersivi elinde bir Holmen'i, rakibe mi kaptırsaydık?

"Stoch, Krasic, Yobo, Cristian elde kazık"

Doğru ama bu panik neden? Krasic'e daha yeni Sevilla 4,5M € teklif etti. Stoch'u satma kararı aldığımızda müşterisi hazır. Yobo aldığımız paraya olmasa da pekala müşteri bulabilir. Cristian ise en kötü memleketine döner.

"Orta sahadan 11 kuruluyor!"

Recep'i, Topuz'u vs.  yazarsan kurulur tabi. Recep forvet, Topuz bek/kanat. Sezer ayrılıyor. Cristian muhtemelen ayrılacak. Kim kaldı geriye? Topal, Emre, Alper, Salih, Meireles, Holmen, Selçuk.
Salih bu yaz 2 turnuva oynayıp gelecek, düşüş yaşaması muhtemel. Emre'nin sezon boyu maç ortalaması ortada. E 3 kişilik orta saha. Yahu şükretmemiz gerek; Benfica deplasmanına aynı bolluk içinde Selçuk-Cristian-Salih ile çıkmak zorunda kaldık. Tarihimizin ilk yarı final rövanşına. Şimdi Selçuk stepne, 6 orta sahadan fit olan 3'lü rotasyonuyla yürüyecek takım. Şişkinlik değil, bilakis ihtiyaç, gidecek oyuncular hesaba katıldığında.

"11 yabancı oldu, forvet de gelince 12 olacak, elde kalacak diğerleri"

Zarar edeceğimizi mi düşünüyorsun? Olabilir. Muhtemeldir. Ama başka türlü nasıl yetiştireceğiz kampa. İlk madde o değil miydi? Satmayı bekleyip mi yapmalıydık transferleri, bu ne çelişki?

"Hep koşan adam, kalite yok!"

Derde bak:) Kaliteli ve koşan adamlarımız var. Takımın kolektif kalitesi arttığında ve özellikle pasör golcümüz takıma katıldığında, çok daha dinamik ve senkronize olacağımıza eminim. Ki Alper, Salih, Emre, Gökhan, Meireles, Sow vs. yabana atılır kaliteli oyuncular değiller.

"Ama marka oyuncumuz yok!"

Allah'tan kork! Meireles, Bruno Alves, Kuyt, Sow ve gelecek golcü önemli yabancı markalar. Emre, Gökhan, Alper, Salih ve kötü bir sezon geçirse de Volkan önemli ve potansiyel yerli markalar. Topal, Hasan Ali, Caner, Topuz, Egemen gibi destekçileri de var.

"Kadro çok şişti"

Doğru. Ama bu toplamdan iki 11'lik organizasyon çıkacak. UEFA belasını atlatırsak 55-60 maç bizi bekliyor. Hep denmiyor mu? Geniş kadro. Ve zaten organizasyona dahil olamayan birçok futbolcu ayrılacak.

"Çok para harcadık ama"

Haklısın. Ama haramiler senin benim paramızı harcayıp kadrosunu genişletirken ve iki senedir şampiyon olamazken, "Bu sene harcamayalım" diyebilir miyiz? Ki paraya çevirecek oyuncular var elimizde, korkma, bizimki helal para.

"Pahalı ve tutmayan transferler var!"

Haklısın. Ama ucuz ve tutan transferler de mevcut. Elbette Fenerbahçe'nin kuruşunu daha iyi harcamalılar. İnşallah o da olur.

"Eee sen de, Aykutcu, Azizci . . ."

Aykut Hoca huzur bulsun inşallah. Ama dün Daumcu, Zicocu, Denizlici'ydim. Yarın bilmemneci olurum muhtemelen. Yarın Aziz Yıldırım da gider, ben yine herkes negatifi konuşurken, yapılan iyi şeyleri de söyleme gereği duyarım küçük dünyamdan.

***

Aklıma gelenleri yanıtladım.
Aslında kısa kestim.


Nedir bu tatminsizlik?
Nereden geliyor bu memnuniyetsizlik?


Tablo ifade ettiğim kadar parlak olmayabilir.
Ama sandığınız kadar da karanlık, hiç değil.

3 yıllık yoldan ve yarı finalden uzaklaşmadan, maddi/manevi fedakarlıklarla üzerine koyarak gitme zamanı şimdi.

Umutla.

Biraz gülmek ister misin?
Belki işler yolundadır, ne dersin?

6 yorum:

  1. olabilir be polyanna sen de haklısın :)

    YanıtlaSil
  2. Yazilarinizi cok uzun zamandir takip ediyorum. Bu bence en iyisi :) Bizim taraftarin en buyuk problemi hep kendi ayagina sıkması diye dusunuyorum ben. Hicbirseyden memnun olmuyoruz, surekli elestirme ihtiyacindayiz, takdir etmeyi bilmiyoruz. Bunlari yapmamayi ogrendigimiz gun zaten onumuzde kimse duramayacak.. Elinize saglik.

    YanıtlaSil
  3. eline sağlık çok güzel bende yazdıklarınıza katılıyorum twitterda engel var kaldırabilirmisiniz !!

    YanıtlaSil
  4. Ah bir de şu yapının başına Önder Özen'i biz getireydik Noavas Kardeşim.

    YanıtlaSil
  5. Teknik Direktör olmadan neyin transferleri bunlar? Sorulması gereken bu aslında!! Ya gelecek teknik direktör ya aldığımız transferlerden biri veya birkaçı ile çalışmak istemezse?

    YanıtlaSil
  6. zarar edip etmemek çok önemli değil aynen hemen satmaya değil sezın önce kampa yetişmesi açısından hemen almaya ihtiyacımız var. zararınada ol futbolcu çöplüğüne dönmeyecektir kadro. hoca dışında transfer faaliyetlerini beğeniyorum. serdar taşçı, yada ömer toprak transeferi ve bir adet yabancı forvet işin boyutunu değiştirir.türk futbolcuları faiş fiyat olmasaydı şuan cenk tosunu, kerim frei ve serdar taşçıyı alıp. serdar kesimal, baroni, yobo, krasic ve sezeri gönderip olayı bitirirdim. illa 10 yabancı olacak diye birşey yok bence.devre arasında alternatif 1 yabancı hakkı iyi bir koz olurdu.

    YanıtlaSil