1 Ağustos 2011 Pazartesi

Hani "Unutma, unutturma!" denir ya..



Aşağıdaki yazıyı yazmıştım, 16 Ağustos 2010'da.

Üzerinden neredeyse 1 yıl geçti.
Peki kanaatimiz değişti mi?

Peki ne oldu Arena'daki ilk Galatasaray-Fenerbahçe derbisinde?

Ne değişti?

Peki unutturacak mıyız?

Tekrar okuyalım.
Okuyalım ki;

Parasını bile ödemedikleri bir üst kullanım hakkı devri, nelere kadirmiş bir kez daha hatırlayalım..


16 Ağustos 2010


Evet çok güzel bir stad oluyor.
Belki de Türkiye’nin en modern ve estetik futbol atmosferi sağlanacak.
Türk futbolu için elbette mühim ve tüm yaşananlardan bağımsız, emeği geçenlerin ellerine sağlık.
Ama tam da burada kocaman bir “ancak” var.
Şüphe yok ki Galatasaray çok zeki ve başarılı insanlarca yönetiliyor. Yahut şöyle desek daha doğru olacak; Galatasaray dolaylı ve direkt propogandanın, dezenformasyonun ustası.
Bilinçaltı okumanın ve “fikir ekme” nin babası.
Kamuoyu yaratmanın ve kamuoyu yönlendirmenin erbabı.
Yine zamanın Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül tarafından peydahlanan Seyrantepe arazisinin kullanım hakkı mevzusundan bugünlere gelindi.
İşte stad bitti, bitecek.
Galatasaraylı övünecek. Kulübün kasası dolacak.
Avuçlarım patlayana kadar alkışamak istiyorum tüm Galatasaraylılar’ı.
Zira; asli ve tali tek görevi konut yapmak olan TOKİ’ye (Toplu Konut İdaresi Başkanlığı) faaliyet alanı dışında bir iş yaptırdılar.
Bir mevzuat var. Tüm stadların tapusu Gençlik Spor Genel Müdürlüğü’ne ait. Dolayısıyla içine altın bile koysalar, stadları 49 yıllığına kiralayabiliyor ancak tüm kulüpler.
Şükrü Saraçoğlu Stadı Fenerbahçe’nin,
İnönü Stadı Beşiktaş’ın,
Ali Sami Yen Stadı da Galatasaray’ın.
Dönem Galatasaray yöneticileri, Işın Çelebi ve Mustafa Sarıgül üçgeni ve ardından bu zincire tahriği veren Sayın Başbakan ve dolayısıyla TOKİ Başkanı.
Deniliyor ki; Galatasaray’ın çıkmayı vaad ettiği Ali Sami Yen Stadı’nın Mecidiyeköy’deki yeri altın kıymetinde. Bu durumda fedakarlık yapan Galatasaray.
Seyrantepe ise laletayım bir tepe.
Öncelikle objektif olarak bir değerlendirme yapmak gerek. Mecidiyeköy’deki arazi elbette kıymetli. Ama zaten sahibi belli. Ne yani İnönü Stadı’nın yeri değersiz mi?
Beşiktaşlı yöneticilerin yerinde olsam; Galatasaraylılar’ın mantığıyla İnönü Stadı’ndan çıkıyorum derim.
Ama karşılığında bir yazlık stad, bir kışlık stad. 3 okul, 2 hastane, 1 tersane, Lionel Messi ve Cristiano Ronaldo’yu isterim.
Ayrıca futbol stadlarında, eğer Atatürk Olimpiyat Stadı gibi kaf dağının ardında değilse, lokasyondan ziyade tesis ve hizmetlerin önemi daha büyük değil mi?
Neticede futbol ve tüm temaşası içeride.
Bugün Liverpool Anfield Road, Barcelona Nou Camp, Bayern Allianz Arena vs.. ile övünürken bölgedeki toprakların ne kadar verimli olduğundan, petrol rezervlerinden, köşedeki kokoreççiden bahsetmiyorlar.
Yani Galatasaray’ın ancak ve ancak kiracısı olduğu Mecidiyeköy’deki arazinin geçmişiyle, geleceğiyle yahut değeriyle ne gibi bir alakası olabilir?
Bunun Kemal Sunal’ın köprüyü satın almasından farkı var mı?
Ama işte nasıl filmdeki “Tüccar” köprüyü sattıysa Kemal Sunal’a; Galatasaray da TOKİ’ye “sattı” Mecidiyeköy’ü..
Diğer bir bakış açısıyla; Galatasaray, Mecidiyeköy’deki bir gecekondudan, Kemerburgaz’daki meşhur Kemer Golf & Country evlerinden birine, aynı kira ve ama tamamen yenilenmiş eşyaları ve tesislerde gelir imkanıyla taşınacak.
Ve bunun adı iltimas olmayacak.
Diğer tarafta Beşiktaş, İnönü Stadı’nın yenilenmesi için yanılmıyorsam 15 milyon dolar ve Fenerbahçe, tamamen yenilediği stadı için 80 milyon doları kulüp bütçelerinden harcadılar.
Anadolu kulüplerine inmiyorum bile ama; bu 3 kulüp arasından hangisi devletin öz evladı?
Türk Telekom Arena.
Türk Telekom, isim hakkı için henüz ortada çivi yokken 10 milyon Euro bağışladı Galatasaray’a. (Çeşitli kaynaklardan okuduğumuz kadarıyla).
Locaları da satıyorlar birer birer.
Ama daha dur; sırada Riva, Su Ada..
En zengin kulüp Galatasaray’dı değil mi?
Peki Mesut Yılmaz’ın ödenekleri, Futbol federasyonu tesislerinde Haluk Ulusoy’un Gaziantep ile Galatasaray lehine Baptista pazarlığı yaptığı günler, Türk Telekom Arena vs. vs..
Para parayı mı çekiyor?
Fakire yardım mı yapılıyor?
Gelelim stadın yerine.
Fenerbahçe Şükrü saraçoğlu Stadı’nın yeri eleştirildi hep. Ve hatta UEFA Finali oynanan bu stadı, TFF Euro 2016 adaylığı için belirlediği stadlar arasına sokmadı. Doğmamış çocuğa don biçti. Türk Telekom Arena’yı tercih etti.
Soru : Tek bir yönden dolaşım mı daha sağlıklıdır yoksa birçok yönden?
Türk Telekom Arena metro yapılsa da, yapılmasa da TEM’e muhtaç.
E ama TEM bu.
Asya ile Avrupa’nın, şehir içi bağlantısının yanında yurtiçi ve uluslararası taşımacılığının can damarı.
Adnan Polat söyledi geçen hafta, “Öyle ihtişamlı bir stadımız var ki, yoldan geçerken bakanlardan trafik kitleniyor.”
Şunu Aziz yıldırım söylese lanetlerler.
Kıskanç, çekemiyor, mendebur derler..
Ama Adnan Polat kendi ağzıyla itiraf ediyor.
Peki yine soruyorum; maç günü Asya ile Avrupa’yı kim bağlayacak?
3. köprü mü?
Ne zaman?
Peki.
O zaman.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder