24 Temmuz 2011 Pazar

Var mı ÖTV'yi kaldıracak Babayiğit?



Seçim döneminde çok bekledim böyle bir çılgınlığı.
İktidar partisinden değil elbette.
Muhalefet için ses getiren bir vaad olabilirdi pekala.
Vaadleriyle kıyaslarsak bilhassa.

Üşenmeden bir inceleyelim şu ÖTV'yi (Özel Tüketim Vergisi)

Şöyle bir tanımı var :

"Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), belirli mal ve ürünler üzerinden maktu veya oransal olarak alınan bir harcama vergisidir. İlk olarak Avrupa Birliği ile uyum çerçevesinde yapılan kanunu değişiklikleriyle gündeme gelmiş ve yine aynı amaçla 2002 yılında 4760 kanun sayısı ile kabul edilmiştir. Avrupa Birliğinin bu vergiyi uygulamasındaki amaç gelir elde etmekten ziyade sosyal fayda sağlamaktır, üzerine ÖTV konulan mallar genellikle lüks (mücevher, kürk vb.), sağlığa zararlı (alkol, sigara vb.), çevreye zararlı (benzin vb.) mallar olmakla beraber ülkemizde tıraş köpüğü gibi temel tüketim mallarından dahi alınmaktadır. Anlaşılamamış olan nokta sudur ki, ithalata donuk yüksek vergiler üretimi arttıracak yatırımlara dönüşmediği takdirde, dış ticaret açığını kapamak mümkün değildir: ithalati) azaltmak için yatırımı kısmak akilci olmayacağından tüketim harcamalarını yatırımı destekleyecek birikimlere çevirmek mantıklıdır. Müşteri olmayan yerde yatırım da olmayacağı için, tüketicileri vergi ile korkutmak kısa vadede bütçe açığını kapamaya yarasa da, uzun vadede ekonomiye zarar verir. Sonuçta, vergi de kotalar gibi bir ekonomik verimsizlik kaynağıdır. KDV gibi aynı malın her el değiştirmesinde ÖTV doğmaz. Malın ithal edilmesi veya üretilen malın ilk alıcısına teslimi nedeniyle ÖTV doğar. Motorlu taşıtlarda ise nihai tüketici adına ilk ÖTV ödemek gerekir. Verginin mükellefi ithalatçılar ve ilk satıcılar olmaktadır. ÖTV aslında, 1950'li yıllardan başlayarak uzun yıllar uygulanan 'İstihsal Vergisi'nden başka bir şey değildir."


Şimdi de uzağa gitmeden 2010 yılı vergi dağılımına göz atalım:



Şimdi arkamıza yaslanıp düşünelim biraz.

Yukarıdaki bilgi ve verilerin ışığında;


ÖTV'nin; sosyal alanlar için gelir yaratmak üzere, lüks tüketim alanlarından alınması gerektiği çok açık.
Bu zaten Avrupa Birliği uyum süreci için atılan adımlardan biri.
Ancak Türkiye'de 1 Ağustos 2002'den itibaren yürürlükte olan Özel Tüketim Vergisi; ne yazık ki çoktan amacından sapmış durumda.

Vergilerin toplamdaki paylarına bakacak olursak;





Lüks tüketimden sosyal alana maddi kaynak akışı için yola çıkan ÖTV'nin geldiği nokta yukarıda.

Bir anda sosyal alanın değil, devletin en büyük gelir kalemi olmuş durumda ÖTV.

% 24'lük bir paya tekabül eden 58 Milyar TL. 2011 öngörüsü ise daha parlak, tam 61 Milyar TL.

Ve kıymetli bu kalemin lokomotifi de 31 Milyar TL ile tahmin edildiği üzere akaryakıt.
Ardından sigara ve içki geliyor. Peşinden otomotiv vs..

ÖTV'de bütçeleme açısından önemli bir kıyak da mevcut Gelir İdaresi Başkanlığı lehine.

En anlaşılacağı şekilde;
Malın çıplak fiyatı üzerinden ÖTV'li matrahı alınıyor ve üzerine KDV ekleniyor.
Yani vatandaş, örnek olarak, ÖTV'nin % 4, KDV'nin % 18 olduğu bir malda; % 22 vergi ödemesi gerekirken, bu oran % 22,72'ye tekabül ediyor.
Böylece devlet ÖTV ile ek kaynak yaratmakla kalmıyor, dahilde alınan KDV gelirini de artırıyor.


Deprem sonrası Türkiye'sinde gündeme gelip AB Uyum sürecinde hayatımıza giren ÖTV; ne yazık ki bugün devlet için vazgeçilmez bir gelir kalemi olmuş durumda.

Özü, lüks tüketimden sosyal alana kaynak olan vergi; belediye harcamaları için kullanılmakta.
Böylece devlet; salt bir ÖTV kalemiyle belediye harcamalarını sırtından atmakta.


İşin bir diğer boyutu da yine vergi paylarını incelediğimizde ortaya çıkıyor.

Beyanname veren mükelleflerin (mobilyacı, doktor, konfeksiyoncu, noter, kuaför, avukat, yedek parçacı, nakliyeci, mimar, bakkal, ayakkabıcı, lokantacı, eczane, gözlükçü, kitapçı, yeminli mali müşavir, nakliyeci, tamirci, inşaatçı, kürkçü, diş hekimi, kuyumcu, mücevheratçı, dolmuşçu, taksici, pastane, büfe, müteahhit, kira geliri elde edenler, şirketlerden kâr payı elde edenler, zirai kazanç sahipleri vs.) 2010 yılında ödedikleri toplam gelir vergisi 3,526 Milyar TL. (Tahakkuk eden vergi 4,5 Milyar TL civarıdır. Burada ödenen gelir vergisi bilgisi edinilmiştir.)

Toplam gelir vergisi ne kadardı?
49,5 Milyar TL.

Ne kadarı beyanname veren mükellef?
4,5 Milyar TL.

Kalanı nereden?
Stopaj gelir vergisi.

Nedir peki stopaj gelir vergisi?

Stopaj usulünde vergi, asıl borçludan değil, vergi sorumlusundan talep edilir. Bu yolla, gelir daha sahibinin eline geçmeden önce vergilendirilmiş olmaktadır. Yani, işçiye veya memura ücret veya maaş ödeyen işveren, daha bu ödemeyi yapmadan önce, işçi veya memurun aldığı ücret veya maaştan kanunen ödemesi gerekli olan gelir vergisini kesecek ve yasal süre içinde bu kestiği vergileri bir muhtasar beyanname düzenleyerek vergi dairesine ödeyecektir. Anlaşılacağı üzere burada işçi veya memur kanuni mükelleftir, fakat onların adına ve hesabına vergilerini ödeyen ve muhtasar beyanname veren işveren vergi sorumlusu (veya mutavassıt ödeyici)dur.



Özetle;

2010 yılında tahakkuk eden 237 Milyar TL verginin;

39,5 Milyar TL'si dahilde alınan KDV,
58 Milyar TL'si ÖTV,
49,5 Milyar TL'si de Gelir vergisi. (Yaklaşık 45 Milyar TL'si ücretli işçiden peşinen alınan stopaj gelir vergisi)

Yani, dolaylı verginin dolaysız vergiden fazla olduğu bir ülke hayal edin; işte orası Türkiye!


Türkiye'nin yaygın çoğunluğu olan orta halli Vatandaşa yansıyan bir vergi projeksiyonu yapacak olursak;

237 Milyar TL'lik toplam vergi gelirinin, 147 Milyar TL ile orta halli vatandaşın sırtında olduğunu pekala söyleyebiliriz.

Yukarıdaki bilgiler epey kafa karıştırmıştır.

Biz şöyle bir düşünelim;

Devlet, tam bir vergi adaletini sağlayıp, ekonomiyi bütünüyle kayıt altına alabilse ve türlü yollarla vergi kaçıran kodamanları yakalasa..
Ve bunun getireceği doğal sonuçla vatandaşın sırtından kalksa..

ÖTV ve ÖTV'nin KDV'si vatandaşın cebinden çıkmasa ve ücretli çalışanın ödediği gelir vergisi oranları daha makul olsa..

Bugün asgari ücret de, ücretli vatandaşın maaşı da çok daha tatmin edici seviyede olmaz mıydı?


Kısacası;

Var mı ÖTV'yi kaldıracak Babayiğit?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder